-
GÜN
-
SAAT
-
DAKİKA
-
SANİYE
22 - 23 Temmuz Altın Gün için Hemen Randevu Al!
+90 (552) 921 82 78

SÜLÜK

SÜLÜK

Sülük terapisinin temel ilkesi, sülüklerin vücuda yapıştıktan
sonra salgıladıkları enzimler aracılığıyla kan dolaşımını
hızlandırması ve iltihaplanmayı azaltmasıdır. Bu sayede birçok
sağlık sorununu doğal yollarla tedavi edebiliriz. Sülük terapisi,
dolaşım sistemi sorunlarından migrene, cilt hastalıklarından
eklem rahatsızlıklarına kadar birçok alanda olumlu sonuçlar sağlamaktadır.

sülük

Tıbbi Sülük Tedavisi Nedir?

Hirudotherapy (Sülük tedavisi) Hirudoterapi, tıbbi sülüklerin kullanıldığı bir tamamlayıcı
tedavi yöntemidir. Sülüklerin zarar verme gücü yoktur. Sadece sizi tedavi ederler. Tedavi
sağlığa yararlıdır ve psikolojik olarak sülük tedavisini benimsemek gerekir. Sülük terapisi
yüzyıllardır hastaları tedavi etmek için kullanılmıştır. Geçmişte sülüklerin, savaş yarası
tedavisi de dahil olmak üzere bir dizi durum için etkili bir tedavi olduğu kanıtlanmıştır. İlk
kayıtlara göre M.Ö. 50. yy’a kadar dayanır. Bunun dışında sülükler Avrupa’da tıbbi olarak
kullanılmaya 15.yy da başlamıştır. Buna ek olarak günümüzde modern tıp yöntemleri ile
birlikte kullanılmaktadır.

Genel Sülük Uygulama Adımları

1. Genel Bilgi Toplama/ Uygunluk
2. Hasta Hazırlığı
3. Sülük Seçimi ve Hazırlığı
4. Sülük Hazırlığı
4. Sülük Uygulaması
5. Sülüklerin Çıkarılması
6. İşlem Sonrası Bakım
7. Sterilizasyon/ Yara Bakımı
8. Pansuman
9. İzleme ve Komplikasyonların Takibi
10. İşlem Sonrası Tamamlayıcı Kür

Seans Süresi

Genellikle sülük uygulaması seansları ortalama olarak 30 dakika ila 2 saat arasında sürer,
ancak daha uzun veya daha kısa sürebilmektedir. Seans süresi, problemler, sülük sayısı,
hasta toleransı gibi durumlarla daha uzun sürmesine neden olabilmektedir.

Gereksinim

Sülük uygulamalarının seans sıklığı genellikle haftada bir veya iki kez
gerçekleştirilmektedir. Ancak, tedaviye yanıt ve danışanın ihtiyaçlarına göre daha sık veya
daha nadir aralıklarla uygulanabilmektedir. Tedavi süreci boyunca hastanın sağlık durumu
yakından takip edilmekte ve seans sıklığı gerektiğinde ayarlanabilmektedir. Bu, her birey için kişiselleştirilmiş bir yaklaşım gerektirmektedir. Kişinin sağlık durumu, tedavi amaçları
ve sülük terapistinin önerilerine göre değişebilmektedir. Sülük uygulamaları arasındaki
süre, danışanların yanıtına ve iyileşme hızına bağlı olarak belirlenmektedir.

Tıbbi Sülükler Neye iyi Gelir?

Tıbbi sülükler, tıbbi amaçlar için kullanılan özel bir tür sülüktür (Hirudo medicinalis). Bu
sülükler, sağlık sorunlarının tedavisine yardımcı olmak amacıyla cilt üzerine yerleştirilip
ısırmasını içeren sülük terapisi olarak bilinen bir tedavi yönteminde kullanılır. Tıbbi
sülüklerin salgıladığı enzimler ve besin maddeleri, bir dizi sağlık sorununun iyileşmesine
katkıda bulunur.

Bacak Ağrılarına Sülük Tedavisi

Sülük tedavisi, bacak ağrısı ve huzursuz bacak gibi bir dizi sağlık sorununun tedavisinde kullanılan köklü bir yöntemdir. Araştırmalar, sülük tedavisinin bacak ağrılarına yönelik potansiyel yararlarını incelemiş ve bazı önemli sonuçlara ulaşmıştır.

İltihap Azaltma

Sülüklerin tükürükleri içerdiği antienflamatuar maddeler nedeniyle bacak ağrısı gibi iltihaplı durumlarda olumlu etkiler göstermektedir. Sülük ısırıkları, inflamasyonun azalmasına yardımcı olmaktadır.

Kan Dolaşımını İyileştirme

Sülüklerin ısırıkları, bacak ağrısının altında yatan kan dolaşımı sorunlarını hafifletebilmektedir. Eğer tıbbi öykünüze uygun bir tedavi uygulanıyorsa, bu ağrıların tamamen geçmesi de mümkündür. Bu tedavi, bacaklardaki dolaşım sorunlarına bağlı ağrıları olan kişiler için önem kazanmaktadır.

Ağrı Kesici

Sülüklerin tükürükleri içerdiği bazı enzimler sayesinde ağrı kesici bir etkisi göstemektedir ve bu nedenle bacak ağrısını hafifletebilmektedir. Kalıcı bir etki için planlı bir tedavi süreci önemlidir.

Sülük Tedavi Sonrası Olası Yan Etkiler Nedir?

Uzamış Kanama: Sülüklerin ısırma yerindeki kanama bazen uzun sürebilir. Bu durum
beklenen ve normal bir etkidir.
İşlem sonrası en sık görülen yan etki kaşıntıdır. Bu alerjik bir reaksiyon değildir. Ağız
salgısının oluşturduğu bir etkidir. Genelde 2- 3 günde kaybolur. Bunun için önerimiz soğuk
komprestir. Uygulama alanını çizilmelere ve darbelere karşı korumak, kaşımamak, sülük
kaynaklı olmayan sonradan oluşacak komplikasyonların önlenmesi açısından önemlidir.
Skarlaşma: Sülük uygulanması sonucu skarlaşma (yara izi) oluşabilir.

Sülük Tedavisi Kan Kaybına Yol Açar mı?

Hayır sülük tedavisi kan kaybına yol açmaz. Bir sülüğün emebileceği kan maksimum 10
cc’yi geçemez. Toplamda oluşabilecek kayıp bir çay bardağını (yaklaşık 100 cc) geçmez.

Sülükten Sonra Vücutta Neler Olur?

Sülük terapisi sonrasında vücutta olumlu etkiler yaşanır. Bu olumlu etkiler kişiden kişiye
değişir ve genellikle sülük uygulandığı alan ve tedavi amaçlarına bağlı olarak farklılık
gösterebilir.
Sülük terapisi, ağrıların ve iltihapların azalmasına yardımcı olur. Özellikle eklem ağrıları,
migren gibi durumlarda ağrıların hafiflemesi beklenir. Sülüklerin ısırıkları, kan akışını artırır
ve bu da dokuların daha iyi oksijenlenmesine ve beslenmesine yardımcı olur. Sülük terapisi
uygulanan bölgedeki ödem (şişlik) azalır. Bu, özellikle travmatik yaralanmalar sonrası şişliği hafifletmek için kullanışlı olur. Sülük terapisi, bağışıklık sistemi üzerinde olumlu
etkilere sahip olur ve bağışıklık sisteminin dengeyi korumasına yardımcı olur. Sülükler, kan
emdikleri bölgede antikoagülanlar salgılarlar, bu da kanın pıhtılaşmasını önler. Özellikle
varisler veya tromboflebit gibi durumlarda kanamanın kontrol altına alınmasına yardımcı olur. Bazı kişiler, sülük terapisi sonrasında daha iyi bir uyku deneyimi yaşadıklarını bildirmişlerdir.

Sülük Kusturulur mu?

“Sülük kusturmak” ifadesi, hirudoterapi sırasında veya sonrasında sülüklerin emdikleri kanı
çıkarmak veya kusturmak amacıyla kullanılan yanlış bir uygulamadır ve tıbbi etik
kurallarına ve hijyen standartlarına aykırıdır. Hirudoterapi, her hastanın özel tedavi için
ayrılan sülüklerle gerçekleştirilmesi gereken bir tedavi yöntemidir.

Kullanmış Olduğumuz Sülükleri Tekrar Kullanabilir miyiz?

Kişide kullanılmış veya kusturulmuş sülükler sağlıksızdır, yeniden kullanılabilmesi için doğal
ortamında en az 7 ay bekletilmesi gerekir ki sülüğün salgılamış olduğu enzimleri
bünyesinde tekrar oluşturabilsin. Fakat biz, kliniğimizde daha verimli sonuç alabilmek için
sülüğün asıl faydası olan enzim salgılarının, eksiksiz bir şekilde danışanlarımıza
aktarabilmek için her sülüğü bir defaya mahsus kullanıyoruz. İşlem sonunda danışanımızın
gözleminde sülükleri alkol bazlı bir solüsyonun içinde imha ediyoruz.

Sülükteki Faydalı Sekresyon (Salgı)

Tıbbi sülüklerin farklı protein içeren tükürük salgıladığı bulunmuştur. Bunlar, sülük
beslenirken yararlı olan, kanın sıvı halde kalmasına ve etkilenen bölgedeki kan akışının
artmasına yardımcı olan çok çeşitli hedeflere ulaşır. Bu salgılanan proteinlerin birçoğu antikoagülanlar (hirudin gibi), trombosit agregasyon inhibitörleri (en
önemlisi apiraz, kollajenaz ve kalin), vazodilatörler ve proteinaz inhibitörleri olarak işlev
görür. Ayrıca salgı anestezik madde içerir, böylelikle sülük ısırıkları genellikle ağrılı değildir.

Sülüğün Isırık Bölgesinin Diğer Yaralardan Daha Fazla Kanaması Normal midir?

Evet, yaranın normalden uzun kanaması (24 saat sızıntı şeklinde) normal ve beklediğimiz
bir durumdur. Bunun nedeni, kan inceltici ve antikoagülan etkiye sahip olan sülüğün
tükürüğüdür. Kan akışına bağlı olarak, çoklu pansuman değişikliği gereklidir, ancak
tamamen normaldir.

Sülüklerde Tek Kullanımlık Olmanın Önemi

Sülüklerin emdikleri kan, her hastaya özgüdür ve kişisel sağlık bilgilerini içerir. Bir
hastadan alınan kanın, diğer hastalara aktarılması veya sülüğün yeniden kullanılması, ciddi
sağlık risklerine yol açar. Örneğin, bir hastanın AIDS veya diğer bulaşıcı hastalıklara sahip
olduğu bilinmeden sülüklerin başka bir hastada kullanılması, enfeksiyon riskini doğurur.
Şifa merkezimizde sülük terapisi sırasında hijyenik koşullara ve etik kurallara sıkı bir
disiplinle uyulmaktadır. Sülükler tek kullanımlıktır ve her hastadan sonra imha edilmektedir.
Ayrıca, sülük terapisi uygulamadan önce hastaların sağlık geçmişi ve potansiyel
enfeksiyon riskleri hakkında sorular sorup ve uygun önlemleri alınmaktadır.

Sülük Uygulaması Güvenli mi?

Sülük tedavisi, uygun şekilde steril bir ortamda ve deneyimli bir sağlık profesyoneli
tarafından uygulanmaktadır ve güvenlidir. Ayrıca unutmamak gerekir ki yüzyıllarca güvenle
uygulanmış ve komplikasyonları, yan etkileri de son derece nadir bir işlemdir.

Sülük Yaygın Olarak Hangi Hastalıklarda Kullanılır?

Apselerde, akne ve sivilcelerde, varis, siyatikte, hemoroid(basur)da, kronik kabızlıkta,
Romatoid artrit ve benzeri romatizmal hastalıklarda, göz ve kulak hastalıklarında özellikle
vertigo problemlerinde, kulak çınlaması ve kulak uğultularında Kılcal damar
çatlamalarında, diş eti hastalıkları, diş çürümesinde, damar tıkanıklığı ve sertleşmesinde,
solunum yolu hastalıklarında, egzama, sedef ayrıca bazı cilt hastalıklarında, kronik
Hepatitte

Migren ve çeşitli gerilim tipi baş ağrılarında, kopan bir uzuv yerine dikildikten sonra kan
akışının yeniden sağlanmasında, kas ağrılarında, Baş dönmesi ve kulak çınlaması gibi
problemlerde, MS, ALS, felç ya da Parkinson gibi dejeneratif sinir sistemi hastalıkları,
kronik yorgunluk sendromu, artrit(eklem hastalığı)de Glokom, (göz tansiyonu) da,
Miyastenia gravis,( vücudunuzun hareket için kullandığı kaslar olan iskelet kaslarında
zayıflığa neden olan nöromüsküler bir hastalıktır.). Trombozda(canlı organizmada kan
elemanlarının kalp ve damar iç yüzüne pıhtı halinde yapışması olayı), Dejeneratif eklem
hastalıkları, diz kireçlenmesinde, Tenisçi dirseği, Topuk dikeni, eklem ve bağ
yaralanmalarında, bazı venöz bozukluklarda tedavide yardımcı olmak için kullanılır.
Medikal sülükler aynı zamanda plastik cerrahide ve bazı kan dolaşım problemlerinde de kullanılır.

Sülük Tedavisi Risk Grupları ve Uygunsuz Olduğu Durumlar

Arteryel Yetersizlik: Sülük tedavisi, arteryel yetersizlik durumlarında özellikle
kontrendikedir. Bu durumlar, normal kan akışının zayıf olduğu alanlarda enfeksiyon riskini
artırabilir ve iyileşmeyi zorlaştırabilir.
Bağışıklık Sistemi Sorunları: Edinsel immün yetersizliği olan(bir kişinin bağışıklık
sisteminin normal işlevini yerine getiremediği bir durumu ifade eder.) veya bağışıklık
sistemi baskılanmış olan hastalar, bakteriyel enfeksiyon riski taşıdıkları için sülük
tedavisine karşı dikkatli olmalıdır.
Kanama Eğilimi: Kan pıhtılaşması sorunları olan hastalar, sülük tedavisinin kanama riskini
artırabileceği için tedbirli olmalıdır.
Alerjik Reaksiyonlar: Sülük kullanımına veya yabancı proteinlere karşı alerjik reaksiyon
geçiren kişiler, sülük tedavisinden kaçınmalıdır.
Yara İyileşmesi Sorunları: Yaraların geç iyileştiği durumlarda sülük kullanımı önerilmez,
çünkü bu iyileşmeyi daha da zorlaştırabilir.
Özel Tıbbi Durumlar: Hemofili, Lösemi, Multipl Myeloma, Lenfoma, İleri Seviye Anemi ve
Hipotansiyon gibi özel tıbbi durumları olan hastalar, sülük tedavisine ilişkin riskleri
değerlendirmelidir.
Diğer Durumlar: AIDS (HIV enfeksiyonu), Karaciğer Kanseri, Kemoterapi alanlar, Kalp pili
kullananlar, adet dönemleri, gebelik ve diyaliz hastaları için sülük tedavisi özenle
düşünülmelidir.

Sülük Ağrıyı Kendi mi Bulur?

Birçok uygulayıcı “sülük nereyi ısırıyorsa oraya yerleştirin” şeklinde el kararı kuralını uygular. Fakat pratikte bu o kadar basit değildir. Sülük beslenmek istediği için nerede kanı hissederse o bölgeye tutunacaktır. Bu riskli olabilir. Kontrol uygulayıcı da olmalıdır. Doğru yere karar vermek oldukça zor olabilmektedir. Fakat bir uzman hangi noktaya yerleştireceğini bilir.

Sülük tedavisinde sadece etkilenen şikayetli bölgeye mi işlem uygulanır?

Yaygın kanının aksine artan sayıda araştırmacı sülüğün sadece etkilenen organ üzerine konulmasının zorunlu olmadığını, etkilenen bölgeden uzak bir yere de uygulanabileceğini ve yine etkili olacağını bildirmektedir. Bunu, sülüğün asıl tedavi edici etkisinin tükürüğündeki biyoaktif maddelerle oluştuğu düşüncesi desteklemektedir.

Sülük İmhasını Nasıl Yapıyoruz?

Sülükler uygulamadan sonra içinde %70 alkol bulunan kaplarda bekletilerek mevzuatın belirttiği şekilde imha edilmelidir. Sülüklerin imha işleminde, 22/7/2005 tarihli ve 25883 sayılı Resmi Gazete ’de yayımlanan Tıbbi atıkların Kontrolü Yönetmeliğine göre gerekli işlemler uygulanmaktadır. Tıbbi tedavilerde kullanılan sülükler yalnızca bir kez kullanılmaktadır. Konaktan ayrılan doymuş sülük %70’lik alkol solüsyonuna bırakılmaktadır. Sülük tedavisi ağrısızdır; belirgin bir skar dokusu da bırakmamaktadır.

Tıbbi Sülükleri Besliyor Muyuz?

Hayır. Tıbbi sülükler tıbbi işlemler için üretilmiş olup bu amaçla kullanılır.
Kan ile beslendikleri için hiçbir canlı ile temas etmemeleri gereklidir. Seans esnasında beslenmiş olur.

Sülüğün Isırdığı Yara ve Kanama

Sülükteki üçlü çene yapısı, üç uçlu bir ısırık yarası yapar. Sülük ayrıldıktan sonra yara yeri 3-12 saat kadar kanayabilmektedir. Bunun yanında büyük sülükler kullanıldığında kanama
zamanı 24 saatten bile uzun olabilmektedir. Sülük tedavisinin bir büyük yararı da sülük ayrıldıktan sonra ısırma bölgesinde görülen yavaş, sızma tarzındaki kanamadır. Çoğu durumda, kaybedilen kan miktarı sistemik bir etki oluşturacak kadar fazla değildir. Kanamanın erken durmasının tedavinin etkinliğinin azalmasına ve daha yüksek oranda enfeksiyon gelişmesine yol açtığı bildirilmiştir. Kanın bu yavaş drenajı venöz konjesyonu azaltır ve yara yerine yerleşebilecek bakterileri yıkayarak komplikasyonları önler. Isırık yaraları hirudoterapinin kaçınılmaz bir sonucudur ve keloid gelişimine eğilimli hastalarda soluk iz bırakabilir. Depigmentasyon cilt tipine bağlı olarak ısırık bölgesinde meydana gelir ve değişken bir süre devam eder. Üç yönlü yaranın kenarları 12-48 saatlik bir süre boyunca şişer, hasta bu esnada yara üzerinde hafif yırtılma hissi, nabız hissedebilir. Yara bölgesi soluk kırmızıdan menekşe rengine, yaklaşık 2 hafta sonra da sarıya döner. Renk değişikliği
normaldir, enfeksiyon belirtisi değildir ve tedavi gerektirmez.

Tıbbi Sülük Ne Kadar Kan Emer?

Tek bir sülük her yapışmada konaktan 5 ila 15 ml kan alır. Sülük, normalde 20 ila 60 dakika süren beslenme süreci sonunda hastayı bırakacaktır. Nadir durumlarda vücudun
kanlanması bol bir alanında sülük 10 dakika kadar kısa sürede beslenmesini bitirebileceği gibi, olumsuz koşullar altında iki saate kadar beslenebilir. Bazen sülük doymuş
olduğu halde bağlı ve hareketsiz kalabilir. Bu durumda sülük hafifçe vurarak veya sıkıştırılarak uyarılıp, uyandırılmaktadır. Böylelikle sülüğün beslenmeye devam etmesine veya hastadan ayrılmasına yardımcı olmaktayız. Doymuş sülükler genellikle kendiliğinden ayrılır. Sülüğü ayırmak için asla güç kullanılmamalıdır. Bu, bulaşıcı komplikasyonlara
neden olabilmektedir. Güç kullanarak çıkarmaya çalışmak sülüklerin mide içeriğini yaranın içine kusmasına neden olabilmekte, bu da enfeksiyon gibi komplikasyonlara yol açabilmektedir.
Sülüğün tuz ve diğer maddeler kullanarak canını yakarak konağı bırakmasını
sağlamak kesinlikle tavsiye edilememektedir. Bu, aynı şekilde sülüğün mide içeriğini yaranın içine kusmasına ve yara enfeksiyonuna neden olabilmektedir.

Tedavilerimizde Hangi Tür Sülük Kullanıyoruz?

Darussihha Şifa Merkezimizde Hirudo medicinalis veya Hirudo verbana türü medikal çiftliklerden temin ettiğimiz tıbbi sülükleri kullanıyoruz. Doğadan elde edilen vahşi sülüklerin kullanımı hem hastaya enfeksiyon bulaşması açısından oldukça risklidir, hem de
sülüklerin soylarının tükenmesine katkıda bulunacaktır. Ayrıca doğa kaynaklı sülükler çevresel kirletici maddelerle (kimsayal atıklar, radyasyon vb. gibi) kontamine olmuş
olabilirler ve bu durum onların iyileştirici gücünü azaltmaktadır. Uygulamalarda kesinlikle tıbbi sülük kullanılmalıdır.


Hirudo medicinalis, Hirudo cinsine bağlı tıbbi bir sülük türüdür.
Hirudo verbana bir sülük türüdür. Hirudo verbanaH. medicinalis türü altında uzun zamandır tıbbi bir sülük olarak kullanılmıştır, ancak son zamanlarda bu ismin geleneksel veya Avrupa tıbbi sülüğünden ayrı bir tür olarak kabul edilmiştir. 

Sülüklerin Vücutta Kullanımı ve Hirudin Maddesi

Sülükler vücutta belirli noktalara yerleştirildikten sonra tutundukları bölgede kan emmeye
başlarlar. Darussihha Şifa Merkezinde uygulamada kullandığımız sülükler  yüksek hijyen standartlarına tabidir. Farklı biyolojik ve farmakolojik olarak aktif maddelerin karmaşık bir
karışımını noktanın içine salgılarlar. Özellikle Hirudin maddesi sülük tükürüğünün önde gelen bileşenidir. Özellikle sülüğün tükürüğündeki tüm aktif bileşenleri tanımlamak için kullanıyoruz.

Tıbbi Sülükler Üzerine Kısa Bilgiler

SÜLÜKLER ÜZERİNE ARAŞTIRMA

Sülükler suda yaşar. İnsanları cilt yağları, kan, ısı ve hatta soluduğumuz karbondioksit ile tespit ederler. Sülük tükürüğü şu anda, miyokard enfarktüsü veya inme gibi kardiyovasküler hastalıkların tedavisi için ilaçlar geliştirmek üzere kanın pıhtılaşma önleyici ve pıhtı sindirici özelliklerini geliştirmek için geliştirilebilecek spesifik tıbbi bileşikleri tespit etmek için araştırılmaktadır. Sülükler geçmişte de tıkanmış kanı çıkarmak için kullanılmıştır.

Sülüklerin Rolü (1910 ve 1948 Örnekleri)

1910’da Dr. G.A. Zakharin, koksiks ve anüs bölgesine sülükler yerleştirerek büyük miktarda
burun kanamasını durdurdu. 1948’de ise Dr. V.A. Lukashov, Samara eyaletinde çeşitli kanamaları durdurmak için kurutulmuş sülüklerden yapılmış bir tozun kullanıldığını iddia
etti. Bu toz, boğaz, burun, uterus ve gastrointestinal kanamalar gibi çeşitli kanamaların tedavisinde kullanıldığı belirtilmiştir.

Bilimsel Çalışma Örneği

1995 yılında, cerrahi olarak kurtarılamayan venöz tıkanıklık nedeniyle flep canlılığının tehdit edildiği baş ve boyun dokusu transferi olan hastalarda sülük tedavisi protokolünün etkinliğini ve ilişkili komplikasyonlarını değerlendirmek için bir çalışma yapıldı. 1995 ve Ekim 2000’de baş ve boyun bölgesine gerçekleştirilen 450 serbest doku transferinden 8 hastada (%1.8) konvansiyonel cerrahi veya trombolitik tedavi ile kurtarılamayan venöz tıkanıklık gelişti.

Sülüğün Gücü

Sülükler şu anda yaralardan biriken kanı uzaklaştırma konusunda diğer tüm tıbbi tedavilerden daha etkili bir iş çıkarıyor. Hirudoterapi, dokuların besinlerini arttırır. Böylece yara iyileşmesi sağlanır. Kullanımları da kolaydır. Yüzyıllardır kayıtlı tıbbi kullanımda olmasına rağmen, bu terapiyle ilgili araştırmalar yapılmaya devam ediyor. Hirudoterapinin, bir dizi yaranın yönetimine ve yara iyileşmesine yardımcı olabilecek etkili bir ilaç olduğu ileri sürülmektedir.

Tıbbi sülük Hirudo medicinalis, Avrupa’da doğal olarak bulunan ve yüzyıllardır kan
emmesiyle bilinen, tıbbi amaçla kullanılan sülüktür. Ayrıca sülüğün salgıladığı antikoagülan
madde, sülüğün tutunduğu kısımda kan pıhtılaşmasını engeller. Böylelikle bölgede kan
daha akışkan olur.

Bununla birlikte (ABD İlaç ve Gıda Dairesi (USA-FDA) sülüklerin ABD’de satışına,  plastik cerrahi ve mikrocerrahide kullanımına 2004 yılında izin vermiştir.)